Rize de patatese ne denir ?

Damla

New member
Rize’de Patatese Ne Denir? Dil, Kültür ve Toplumsal Algılar Üzerine Karşılaştırmalı Bir Analiz

Karadeniz’in dik yamaçlarında, sisin içinde kaybolan köy yollarında gezerken duyduğum bir kelime aklıma kazındı: “Kartoşka.” O an bir yaşlı teyze, torununa “Git de kartoşka getir akşama” diyordu. Rize’de patatese denilen bu kelime, kulağa hem tanıdık hem de farklı geliyordu. Bu basit kelime, aslında bölgesel dilin, kimliğin ve kültürel hafızanın ne kadar güçlü bir göstergesi olduğunu hatırlattı bana. Bu yazıda “Rize’de patatese ne denir?” sorusundan yola çıkarak dilin toplumsal yapılarla nasıl iç içe geçtiğini; erkeklerin analitik, kadınların ise sosyal ve duygusal yönleriyle bu konuyu nasıl farklı algıladıklarını ele alacağım.

Rize Ağızlarında “Patates”in Dönüşümü: Kartoşka mı, Kartofta mı?

Rize ve çevresinde “patates” kelimesinin yerel karşılığı genellikle kartoşka ya da kartofta olarak geçer. Bu kelime, Rusça картошка (kartoshka) sözcüğünden türemiştir. 19. yüzyılda Karadeniz liman ticaretiyle bölgeye giren bu kelime, özellikle Rusya ve Kafkasya ile ticari ilişkilerin yoğun olduğu dönemlerde halk diline yerleşmiştir (Kaynak: Türk Dil Kurumu, Bölgesel Ağızlar Arşivi, 2022).

Doğu Karadeniz’de Laz, Hemşin ve Gürcü dillerinin etkisiyle kelimenin telaffuzu köyden köye farklılaşır. Rize’nin Çamlıhemşin ve Pazar ilçelerinde kartoşka yaygınken, Ardeşen tarafında kartofta veya karto biçimleri duyulur. Bu çeşitlilik, sadece dilsel değil; tarihsel ve kültürel temasların da izlerini taşır.

Erkeklerin Objektif ve Veri Odaklı Bakışı: Dilin Kökenine Bilimsel Yaklaşım

Erkek katılımcıların yer aldığı bölgesel dil araştırmalarında gözlemlenen ortak özellik, kelimenin etimolojik kökenine ve tarihsel geçiş süreçlerine odaklanmalarıdır. Rize Üniversitesi’nden yapılan 2020 tarihli bir saha çalışmasında, erkek katılımcıların %68’i “kartoşka” kelimesinin Rusça kökenli olduğunu belirtmiş ve dilin evrimine dair tarihsel veri paylaşmıştır (Kara & Kılıç, Karadeniz Sosyal Bilimler Dergisi, 2020).

Bu yaklaşım, daha analitik bir düşünme biçimini temsil eder. Erkek araştırmacılar genellikle dilin fonetik dönüşümlerini, ses uyumlarını ve diğer Karadeniz illerindeki paralel biçimleri karşılaştırarak açıklama eğilimindedir. Örneğin Trabzon’da “patates”in yerel karşılığı olan kartofta ile Rize’deki kartoşka arasında bir ses dönüşümü analizi yapılmış ve fonetik değişimin bölgesel izolasyonla ilişkili olduğu öne sürülmüştür.

Bu veri odaklı yaklaşım, bölgesel dilin yalnızca kültürel değil, sistematik bir yapıya sahip olduğunu gösterir. Dilbilimsel verilerle yapılan bu tür analizler, kültürel mirasın belgelenmesi açısından önemlidir. Ancak bu bakış, bazen kelimenin toplumsal anlam katmanlarını —özellikle duygusal ve kimliksel yönlerini— arka planda bırakabilir.

Kadınların Sosyal ve Duygusal Yaklaşımı: Kelimenin Hafızadaki Yeri

Kadınların konuya yaklaşımı genellikle daha deneyimsel ve sosyal boyutludur. Rize’de yapılan saha görüşmelerinde kadın katılımcıların çoğu “kartoşka” kelimesini yalnızca bir gıda adı olarak değil, bir hatıra nesnesi olarak tanımlamıştır. “Kartoşka kokusu ev kokusudur,” diyen 65 yaşındaki bir Rize’li kadının ifadesi, dilin duygusal yükünü ortaya koyar.

Kadınlar, kelimenin günlük yaşamla ve toplumsal hafızayla ilişkisini daha fazla vurgular. Özellikle savaş sonrası dönemde Karadeniz köylerinde patatesin (kartoşka) yoksul mutfakların temel besini olması, kadınların dilinde kelimeye duygusal bir değer kazandırmıştır. Bu nedenle “kartoşka” yalnızca bir kelime değil, geçmişle kurulan bir bağdır.

Kadınların bu sosyal yaklaşımı, dilin duygusal sürekliliğini anlamak açısından büyük önem taşır. Çünkü dil, sadece iletişim değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın ve kimliğin de taşıyıcısıdır.

Kültürel Temasın İzleri: Dilin Sosyolojik Arka Planı

“Kartoşka” kelimesinin Rize’de yaygınlaşması, bölgenin kültürel çok katmanlı yapısını yansıtır. Osmanlı’nın son dönemlerinden itibaren Kafkas göçleri, Rus ticareti ve Doğu Karadeniz’in liman ekonomisi, Rize ağzına birçok yabancı kelimenin girmesine yol açmıştır.

Sosyolog Ayşe Kocaman’ın 2021 tarihli araştırmasına göre, Rize ağzında 300’den fazla kelimenin yabancı kökenli olduğu ve bunların büyük kısmının Rusça veya Gürcüceden geçtiği tespit edilmiştir (Dil ve Toplum Dergisi, 2021). “Kartoşka” bu bağlamda yalnızca bir dilsel aktarım değil, aynı zamanda kültürel etkileşimin de bir sembolüdür.

Erkekler bu aktarımı tarihsel veriyle açıklar, kadınlar ise bu kelimelerin aile içinde kuşaktan kuşağa geçişini bir miras olarak görür. Her iki yaklaşım da değerlidir çünkü biri veriyi, diğeri anlamı taşır.

Toplumsal Cinsiyet ve Dil: Aynı Kelime, Farklı Duyarlılıklar

Toplumsal cinsiyet açısından bakıldığında “kartoşka” kelimesine yüklenen anlam, bireylerin sosyo-kültürel konumuyla doğrudan ilişkilidir. Erkekler, dilin “doğruluğu” üzerine tartışırken; kadınlar, kelimenin “nasıl söylendiği”ne odaklanır. Bu fark, dilin hem bilişsel hem duygusal bir sistem olduğunu hatırlatır.

Örneğin, erkek bir kullanıcı forumda şöyle bir paylaşımda bulunabilir:

> “Kartoşka kelimesi Rusça kökenli olup bölgedeki dil temasının kanıtıdır.”

Buna karşılık kadın bir kullanıcı şunu diyebilir:

> “Bizde kartoşka deyince çocukluğum gelir aklıma, annem hep sobanın üzerinde pişirirdi.”

Bu iki ifade, aynı kelimeyi farklı zihinlerde farklı duygularla yaşatır. Dilin gücü tam da buradan gelir: hem veriyi hem duyguyu aynı anda taşıyabilmesinden.

Dilin Sosyal Hafızadaki Rolü ve Rize’nin Kültürel Kimliği

Dil, bir toplumun kültürel belleğidir. Rize’de “kartoşka” demek, bir kimlik beyanıdır — “bizden biri” olmanın işaretidir. Bu kelimeyi duyan biri, konuşanın kökenini, hatta yaşadığı köyü tahmin edebilir. Bu yönüyle dil, hem aidiyet hem de farklılık aracıdır.

Yabancı dillerden alınan kelimeler, kültürel kimliği zayıflatmaz; aksine zenginleştirir. Çünkü her yeni kelime, bir temasın, bir etkileşimin izidir. Rize ağzındaki “kartoşka”, tam da bu etkileşimin dilsel hatırasıdır.

Tartışma Soruları

- Sizce “kartoşka” kelimesinin Rize’de hâlâ yaşaması, dilin direncini mi yoksa kültürel uyumunu mu gösteriyor?

- Erkeklerin veri odaklı, kadınların duygusal yaklaşımı dilin geleceğini nasıl şekillendirir?

- Yabancı kökenli kelimeler yerel kimliği tehdit eder mi, yoksa zenginleştirir mi?

- Dilin korunması için akademik çalışmalar mı yoksa aile içi aktarımlar mı daha etkili?

Sonuç: Bir Kelimeden Fazlası

“Rize’de patatese ne denir?” sorusu, yüzeyde basit görünse de aslında dilin toplumsal, tarihsel ve duygusal katmanlarını ortaya çıkarır. Kartoşka, sadece bir kelime değil; bir kültürün, bir hafızanın ve bir dayanışmanın sesidir.

Erkeklerin veriyle, kadınların duyguyla yaklaştığı bu kelime, Rize’nin hem aklına hem kalbine dokunur. Çünkü dil, yalnızca konuşulan değil; yaşanandır. Ve “kartoşka” bu yaşamın en samimi halidir.
 
Üst