Beykozlu
New member
Toplumsal medya, her ne kadar tüm insanlığı bir ortaya getiren bir ‘ortam’ olsa da birlikteinde biroldukca tartışmayı da taşıyor. Türkiye gündemine oturan bu tartışmalardan biriyse son olarak dünyanın en tanınan toplumsal medya platformlarından TikTok’ta kendisini gösterdi. TikTok’ta yayınlanan manzaralar, hem Türkiye gündemi, birebir vakitte toplumsal medya açısından biroldukça sorunu ortaya koydu.
Bildiğiniz üzere Türkiye, son senelerda giderek daha da fazla yabancı kökenli beşere misafirlik yapıyor. Bilhassa Suriye ve Afganistan başta olmak üzere ülkemizde birfazlaca ülkeden milyonlarca mülteci bulunuyor. TikTok’ta paylaşılan kelam konusu videhalbuki Pakistan asıllı şahıslarca paylaşıldı.
9 kişiyi rehin alıp ellerinde silah ve bıçaklarla TikTok görüntüsü çektiler
TikTok’ta paylaşılan kelam konusu görüntü, İstanbul Bayrampaşa’da 9 Pakistanlının silahla bir konutta rehin alınıp gasp edildiklerini gösteriyordu. Bunu yapan 6 Pakistanlıysa o anları gösteren görüntüleri açık açık TikTok’ta paylaştı. Görüntüde bu bireylerin ellerinde silahlar ve bıçaklar gözüküyor, elleri bağlanmış bir biçimde rehin alınan kişilereyse tekmeyle saldırılıyordu.
Paylaşılan ayrıntılara nazaran kelam konusu 6 Pakistanlıdan 2’si yakalanırken, 4’ü kayıplara karıştı. Görüntü ise TikTok’tan kaldırıldı. Görüntüyü yükleyen hesaba göz atıldığındaysa bu kişinin hesabında, Pakistan’dayken çekildiği silahlı fotoğrafları gözüküyordu.
Bu şahısların mülteci ya da göçmen mi oldukları yoksa yasa dışı olarak mı ülkeye girdikleri konusunda bir açıklama bulunmuyor.
Görülen bu son örnek, aslında TikTok’un ülkemiz hudutları ortasında aşırılık yapan bireylerin bu aşırılıklarını rahat bir biçimde paylaşabildiklerini bir sefer daha ortaya koydu (Bu olayların en başında yaşanıyor olmasıysa elbette farklı bir tartışma konusu). TikTok, bilhassa adeta son periyotta aşırılıkların yuvası haline dönüştü:
Üstteki örnekler, TikTok’un topluluk kurallarındaki ‘Şiddet içerikli aşırılık’, ‘Nefret içerikli davranış’, ‘Şiddet ve grafik içerik’ ve ‘Taciz ve zorbalık’ başlıklarının altında listelenen hususların çoğunluğuna karşıt imgeler içeriyor. Bu imgeler, TikTok tarafınca rastgele bir biçimde tespit edilmediği sürece toplumsal medya platformunda yayınlanmaya devam ediyor.
Öte yandan toplumsal medyadaki aşırılık, sadece mülteciler, göçmenler ya da rastgele bir yabancı asıllı bireyler tarafınca değil, kendi içimizde ve tüm dünya genelinde de var olmaya devam ediyor. Sadece yabancı uyruklular ve toplumsal medyayı ele almamızın sebebiyse paylaşılan birtakım görüntülerin, toplumsal medyada bir alt kültür oluşumunu göstermesi bu davranışların daha da yayılması riski sunuyor olması.
Toplumsal medyada imgelerin yayınlanmasıyla bu imgeleri nazarann şahıslar, ülkemizde yahut farklı yerlerde birebir davranışlarda bulunabilir ya da emsal imajları yayınlama konusunda kendisini inançta hissedebilir. Bu bahse daha geniş bir yelpazeden, sadece ülkemizdeki yabancı uyrukluları ele almadan baktığımızda da toplumsal medya durumunun giderek ciddileştiği görülebiliyor:
Üstte örneklerini verdiğimiz bu biçimde olan tüm görüntüler, aslında toplumsal medya platformlarının tamamında ister kelamlı, ister yazılı, ister görüntülü, ister de fotoğraflı bir biçimde olsun kendisini gösteriyor. Ancak TikTok, fazlaca daha tanınan bir platform olması niçiniyle daha fazla gündeme geliyor. Platformlarda paylaşılan bu tıp görüntülerin kaldırılmasıysa, sıklıkla kullanıcılar tarafınca yapılan şikâyetler kararında gerçekleştirilebiliyor.
Evet, TikTok dahil tüm platformlarda paylaşılan içerikler insan ve algoritmalar tarafınca sistemli olarak denetleniyor. Ancak bu platformlara saniyeler ortasında binlerce görüntünün yüklendiğini unutmamak gerekiyor. Platformlar, son vakit içinderda aşırılığa yönelik kıymetli adımlar atmış olsalar da milyonlarca kullanıcının birebir anda denetlenmesi, ne yazık ki günümüzdeki halinden kat kat gelişmiş bir otomatik denetleme sistemi olmadığı sürece imkânsız. Lakin bir daha de bu paylaşımların yapılması, en başında toplumsal medya platformlarının sorumluluğunda bulunuyor.
Bildiğiniz üzere Türkiye, son senelerda giderek daha da fazla yabancı kökenli beşere misafirlik yapıyor. Bilhassa Suriye ve Afganistan başta olmak üzere ülkemizde birfazlaca ülkeden milyonlarca mülteci bulunuyor. TikTok’ta paylaşılan kelam konusu videhalbuki Pakistan asıllı şahıslarca paylaşıldı.
9 kişiyi rehin alıp ellerinde silah ve bıçaklarla TikTok görüntüsü çektiler
TikTok’ta paylaşılan kelam konusu görüntü, İstanbul Bayrampaşa’da 9 Pakistanlının silahla bir konutta rehin alınıp gasp edildiklerini gösteriyordu. Bunu yapan 6 Pakistanlıysa o anları gösteren görüntüleri açık açık TikTok’ta paylaştı. Görüntüde bu bireylerin ellerinde silahlar ve bıçaklar gözüküyor, elleri bağlanmış bir biçimde rehin alınan kişilereyse tekmeyle saldırılıyordu.
Paylaşılan ayrıntılara nazaran kelam konusu 6 Pakistanlıdan 2’si yakalanırken, 4’ü kayıplara karıştı. Görüntü ise TikTok’tan kaldırıldı. Görüntüyü yükleyen hesaba göz atıldığındaysa bu kişinin hesabında, Pakistan’dayken çekildiği silahlı fotoğrafları gözüküyordu.
Bu şahısların mülteci ya da göçmen mi oldukları yoksa yasa dışı olarak mı ülkeye girdikleri konusunda bir açıklama bulunmuyor.
Görülen bu son örnek, aslında TikTok’un ülkemiz hudutları ortasında aşırılık yapan bireylerin bu aşırılıklarını rahat bir biçimde paylaşabildiklerini bir sefer daha ortaya koydu (Bu olayların en başında yaşanıyor olmasıysa elbette farklı bir tartışma konusu). TikTok, bilhassa adeta son periyotta aşırılıkların yuvası haline dönüştü:
- Bu haberdeki görüntü: İstanbul Bayrampaşa’da ellerinde öldürücü aletlerle insanları rehin aldıklarını, tekmelediklerini gösteren görüntü
- Adana’da ellerinde sopa ve bıçaklarla sokakta yürüyen 20 Suriye asıllı mülteci
- Ülkemizde sokakta yürüyen bayanları görüntüye çekerek hesabında paylaşan Afgan mülteci
Üstteki örnekler, TikTok’un topluluk kurallarındaki ‘Şiddet içerikli aşırılık’, ‘Nefret içerikli davranış’, ‘Şiddet ve grafik içerik’ ve ‘Taciz ve zorbalık’ başlıklarının altında listelenen hususların çoğunluğuna karşıt imgeler içeriyor. Bu imgeler, TikTok tarafınca rastgele bir biçimde tespit edilmediği sürece toplumsal medya platformunda yayınlanmaya devam ediyor.
Öte yandan toplumsal medyadaki aşırılık, sadece mülteciler, göçmenler ya da rastgele bir yabancı asıllı bireyler tarafınca değil, kendi içimizde ve tüm dünya genelinde de var olmaya devam ediyor. Sadece yabancı uyruklular ve toplumsal medyayı ele almamızın sebebiyse paylaşılan birtakım görüntülerin, toplumsal medyada bir alt kültür oluşumunu göstermesi bu davranışların daha da yayılması riski sunuyor olması.
Toplumsal medyada imgelerin yayınlanmasıyla bu imgeleri nazarann şahıslar, ülkemizde yahut farklı yerlerde birebir davranışlarda bulunabilir ya da emsal imajları yayınlama konusunda kendisini inançta hissedebilir. Bu bahse daha geniş bir yelpazeden, sadece ülkemizdeki yabancı uyrukluları ele almadan baktığımızda da toplumsal medya durumunun giderek ciddileştiği görülebiliyor:
- Ülkemizde bireylerin havaya silah sıktıkları görüntüler,
- Aşiret üzere kümelerin güç gösterisi için silahlarıyla yaptıkları paylaşımlar,
- Son olarak aralık ayında arkadaşını bıçakladıktan daha sonra TikTok görüntüsü çeken gençler,
- Suriye’de insan kaçakçılığı yapan bir şebekenin TikTok’ta reklamının yapılması
- Bilhassa ABD’de silahla poz veren ve tehdit saçan siviller
- Bir ırka, etnik kökene yahut milliyete yönelik şiddet içerikli görüntüler….
Üstte örneklerini verdiğimiz bu biçimde olan tüm görüntüler, aslında toplumsal medya platformlarının tamamında ister kelamlı, ister yazılı, ister görüntülü, ister de fotoğraflı bir biçimde olsun kendisini gösteriyor. Ancak TikTok, fazlaca daha tanınan bir platform olması niçiniyle daha fazla gündeme geliyor. Platformlarda paylaşılan bu tıp görüntülerin kaldırılmasıysa, sıklıkla kullanıcılar tarafınca yapılan şikâyetler kararında gerçekleştirilebiliyor.
Evet, TikTok dahil tüm platformlarda paylaşılan içerikler insan ve algoritmalar tarafınca sistemli olarak denetleniyor. Ancak bu platformlara saniyeler ortasında binlerce görüntünün yüklendiğini unutmamak gerekiyor. Platformlar, son vakit içinderda aşırılığa yönelik kıymetli adımlar atmış olsalar da milyonlarca kullanıcının birebir anda denetlenmesi, ne yazık ki günümüzdeki halinden kat kat gelişmiş bir otomatik denetleme sistemi olmadığı sürece imkânsız. Lakin bir daha de bu paylaşımların yapılması, en başında toplumsal medya platformlarının sorumluluğunda bulunuyor.